
16-17 Mayıs 2025’te Bursa’da bir çalıştay toplantısı ile başlattığımız istişare süreci, aralıklı toplantılar, odak grup görüşmeleri ve derinlikli müzakerelerle bir fikir harmanına dönüştü. 26 Haziran 2025’te İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz basın toplantısıyla bu süreç, resmen taçlandı. Bu çalıştaylar zinciri, Türkiye’nin eğitim sahasında son yıllarda gerçekleştirilen en geniş katılımlı, çözüm odaklı ve etkili buluşmalarından biri olarak tarihe geçti.
Sadece Bursa’nın kalbinde değil, Türkiye’nin dört bir yanından gelen eğitim aktörlerinin katılımıyla ülkenin vicdan atlasında yoğruldu. Uludağ Üniversitesi’nin akademik zemini, İstanbul ve Bursa’dan katılan Millî Eğitim’in karar vericileri, sınıfın içindeki öğretmenler, sahada çalışan STK temsilcileri, iş dünyasının deneyimli isimleri ve idealist eğitim gönüllüleri bu sürece omuz verdi.
Bir ayı aşkın sürede şekillenen bu kolektif emek; eğitimde gerçekçi, yerli ve bütüncül çözümler arayanlar için kıymetli bir yol haritası sunuyor.
📄 Hazırlanan sonuç raporu, sadece bir belge değil; gerçekçi bir ortak anlayışın, vicdani bir eğitim tahayyülünün ve yapıcı bir reform çağrısının ifadesidir; aynı zamanda kolektif vicdanın sesi, sahici bir çözüm arayışının somut karşılığıdır.
🗞 Rapor ve haber metni için;
🔗 https://www.maarifplatformu.com/yeni-bir-olcme-degerlendirme-vizyonu-sonuc-raporu/
🔗https://www.maarifplatformu.com/yeni-bir-degerlendirme-vizyonu-calistay-raporu-kamuoyuna-sunuldu/
📌 Eğitimde Zihniyet Değişimi Şart!
Bu rapor, sadece problemlere teşhis koymakla yetinmiyor; çözümü bir sistem onarımından öte, bir zihniyet inşası olarak ele alıyor. Zira artık parçaları tamir etmek yetmiyor; çürüyen bütünün yeniden, kökünden kurulması gerekiyor.
Bugünün manzarası ortada: Maneviyattan uzak bir kalkınma anlayışı, bizi konfora alıştırdı. Ahlâkî duyarlılığı zayıflatan, ahlâksızlığı ise normalleştiren bir toplumsal iklim doğdu. Bu nedenle çağrı net: Artık vakit, milletin yükünü omuzlamış yüreklerin ayağa kalkma vaktidir. Çünkü bir ülke yalnızca yollarla, köprülerle, sanayiyle değil; şahsiyetli insan yetiştiren bir eğitimle yükselir.
📚 Geçtiğimiz yüzyılda Türkiye, eğitimi hikmetsiz bilgi yığınlarına ve pragmatik hedeflere kurban etti. Öğretim vardı, ama irfan yoktu. Bilgi birikti, ama şahsiyet inşa edilemedi.
Oysa biz biliyoruz: Eğitim, sadece kafaları değil; kalpleri de inşa etme sanatıdır. Bu çalıştayın temel çağrısı tam da budur: Yeniden düşünmeye, yeniden inşa etmeye ve yeniden dirilmeye davet.
🎯 Sınavların bitmek bilmeyen maratonu, çocuklarımızın zihnini yorup ruhunu kurutmakta. Eğitim, bu sistemde neredeyse “uyku moduna” geçmiştir; asli görevinden istifa etmiş gibidir.
Ama bu rapor, işte tam burada yüksek sesle konuşuyor: Bu böyle gitmez! Bilim insanları, eğitimciler, öğretmenler ve sahada ter döken uygulayıcılar artık bu gidişata “dur” diyor.
Ve şimdi, bu kolektif irade, yüksek sesle ilan ediyor: